istanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
istanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Mart 2016

Apokries! Yeniden! 12 Mart 2016, Cumartesi Akşamı Armada'da

2010 yılından bu yana Armada'da, "Cafe Aman İstanbul"un rembetikoları ile eski İstanbul'un Apokries sokak karnavalı canlandırılıyor... Etkinlik bu yıl da 12 Mart 2016, Cumartesi akşamı, saat 20.30'da Armada Salon'da yapılacak...



Ayrıntılar için bkz. Armada Postası: HÜZÜN VE AŞKIN, MÜZİK VE DANSA DÖNÜŞTÜĞÜ GECE... ARMADA REMBETİKO GECESİ

Bu etkinliğin Haber Bülteni de "Basın Odası"ndan indirilebilir... Batu Akyol'un çektiği bu video da Stelyo Berberis ve Kasım Zoto'nun ağzından rembetiko ve "Aman kahvesi" geleneğinin nasıl doğduğunu çok güzel anlatıyor... Aşağıda bu etkinliğin tarihi geçmişini sizler için özetledik!

APOKRİES ​KARNAVALININ ÖYKÜSÜ
Osmanlı İstanbul'unda her yıl Ortodoks Rumlar tarafından kutlanan​ "Apokries" karnavalı, her yıl Armada'da Türk ve Yunan müzisyenlerden oluşan müzik grubu "Café Aman İstanbul" ile birlikte yeniden canlandırılıyor. 
Peki "Apokries"in öyküsü nedir?​

​İstanbullu Rumlar ve Komşuları... 
İstanbullu ortodoks Rumlar, "Büyük Oruç"dan önce, konu-komşu kılıktan kılığa girip, maskeler takıp eğlendikleri bir karnaval yaparmış: "Apokries"! Galata ve Pera'da bir resmigeçit ile başlayan eğlence, Tatavla'da (bugünkü Kurtuluş) muazzam bir panayırla sona erermiş. İstanbulluların "Bakla Horani" günü de dedikleri bu günden sonra Rumlar evlerine kapanır, perhiz ve ibadetle vakit geçirerek Büyük Paskalya Yortusu'​nun gelmesini beklermiş.

Karnavalın Özgeçmişi!
Bu geleneğin özü, eski Roma'nın Pagan kültüründe yer alan baharı karşılama ritüellerine dayanıyor. İtalya'da ilk defa 11. yy'da yapılan ve 7 yüzyıl süren Karnaval, Paskalya'dan önce gelen büyük perhiz dönemine 2 hafta kala başlar ve büyük perhizin arefe günü sona erermiş. "Et yemeye veda" anlamına da gelen karnavalda, her sınıf halk, "Commedia del'Arte" maskeleri takıp kumar oynar, çılgınca eğlenirmiş. Sonunda "Ete veda"; "Kurallara vedaya döndü" diye yasaklanmış. 2 yüzyıl sonra, 1979'da, kültürel boyutu öne çıkarılıp, bir demokrasi simgesi olarak "Venedik Karnavalı" ile yeniden canlandırılmış…

​İstanbul'da Durum ve "Café Aman" Ne Demek? 
19. yy Osmanlı döneminde önce İzmir'de, sonra İstanbul, Bursa ve Trabzon gibi liman şehirlerinde, batıda "Café Santur" ya da "Café Chantant" olarak bilinen "Aman Kahveleri" de yaygınlaşmış. "Aman"; sevinç, özlem, ayrılık acısı, aşk ve hüzün gibi duyguların harmanlandığı gazellerde sıkça geçen "Aman"dan mülhem! Aman kahvelerinde farklı kültürlerden hanende ve sazendeler bir araya gelip, doğaçlama ve karşılıklı olarak şarkılarını seslendirirmiş. İstanbul'da özellikle Pera, Fener ve Galata; İzmir'de ise Kordon ve çevresinde yer alan Aman kahveleri doğaçlama dansların eklenmesiyle gelişmiş. İstanbullu Rumların "Apokries"i de II. Dünya Savaşı'ndan sonra tamamen ortadan kalkmış.

Armada'daki Apokries'ler... 
İstanbul yaşam kültürünü sahiplenme, koruma ve yaşatmayı temel ilke edinen Armada Otel, 2010'dan beri, İstanbul'un çok-kültürlü günlerine bir gönderme olarak​, maskeler ve Tatavla meyhaneleri dekoru içinde, Apokries'i de canlı tutmaya çalışıyor.
Türk ve Yunan müzisyenlerden oluşan müzik grubu "Café Aman İstanbul" ise repertuvarını 1922'den önce ve sonra, Aman kahvelerinde doğaçlama icra edilen "Rembetiko"lardan oluşturuyor. Armada'daki Apokries'lerde; Anadolu'dan ve İstanbul'dan ayrılan eski komşularımızın, özlem ve hüzünlerini notalarla dile getirdikleri "Rembetiko", Grubun performansı sırasında aşka ve dansa dönüşüyor…

Bahar, İstanbul'a, ülkemize, dünyaya güzellikler, iyilikler getirsin...

09 Mart 2016

İran'lı Komşular, Türkiye'ye Hoşgeldiniz!

Ambargonun kalkmasından sonra komşumuz İran'lılar, seyahat özgürlüklerinin tadını çıkarmaya başlamış... Gittikleri yerlerin başında da doğal olarak komşu Türkiye ve İstanbul geliyor...
Bu konuda bugün Radikal'de yer alan haberden bazı alıntılar:

Günde karşılıklı 18 tarifeli seferin yapıldığı İstanbul-İran arasındaki uçak seferlerindeki doluluk oranının Nevruz'la birlikte yüzde yüze ulaşması bekleniyor...

10 HAVA YOLU UÇUŞ GERÇEKLEŞTİRİYOR
Taban Hava Yolları, Meraj Hava Yolları, Mahan Hava Yolları, Qeshm Hava Yolları, Aseman Hava Yolları, Ata Hava Yolları, Zagros Hava Yolları, Atlasglobal Hava Yolları, İran Hava Yolları ve Türk Hava Yolları uçuşları gerçekleştiren hava yolu şirketleri...

...İstanbul'a gelen İranlı turistlerden Ferima Bombayni ilk kez İstanbul'a geldiğini belirterek, Nevruz bayramında da geleceğini söyledi. Bombayni, "Adalara gittim. İranlı bir sanatçının verdiği konseri dinledim. Akvaryum, çarşı ve pazarları gezdim" diye konuştu. İstanbul'u çok sevdiğini söyleyen bir kadın turist de Ayasofya, Kapalıçarşı, İstanbul Boğazı'nı gezdiğini alışveriş merkezlerini dolaştığını belirterek her zaman İstanbul'a geleceğini belirtti.
Murtaza Vatani ise, "İran'dan geliyoruz. Burada gezdik. Dolaştık Nevruz'da geleceğim" dedi. Abbas Sofi ise İstanbul'da Sultanahmet, Ayasofya, Kapalıçarşı'ya gittiğini ifade ederek, "Tarihi yerlere gittim. İnşallah zamanım olursa Nevruz bayramında ailece geleceğiz" diye konuştu. Mensume Can, Nevruz'da yine geleceğini söyledi...
Haberin tamamı burada!

İstanbul'un Tarihi Merkezi'nin kalbindeki Armada Otel de İranlı komşulara "Hoşgeldiniz" der! 

16 Ocak 2015

İstanbul seni seviyorum!

Bir İstanbul aşığı Armada Otel, 14 Şubat Sevgililer Günü için bu yıl da Instagram üzerinden "İstanbul Aşkı” konulu bir Fotoğraf Yarışması düzenliyor. Kazananı da Armada Teras’ta Orkestra Elite eşliğinde düzenlenecek geleneksel Sevgililer Günü akşamı yemeğinde ve Armada Otel’de konuk edecek...  



Armada Otel, bu yıl 14 Şubat akşamı için Orkestra Elite’in canlı müziği ve Teras'ın muhteşem manzarası eşliğinde romantik bir akşam yemeği programı hazırladı. Öte yandan Armada Instagram sayfasından izlenebilecek bir fotoğraf yarışması ile sevgilisi olan ya da olmayan her İstanbul aşığını, İstanbul sevgisini yansıtan fotoğraflarıyla katılabileceği bir yarışmaya davet ediyor. Yarışmaya katılmak isteyenlerin, “Armada Istanbul Instagram” Hesabı’nı (http://instagram.com/armadaistanbul/) takip edip, kendi İstanbul sevgilerini en iyi anlatan fotoğrafları #armadaistanbulaski etiketi ile paylaşmaları gerekli ve yeterli olacak. Yarışmaya sunduğu fotoğraf, “Armada Istanbul Instagram” sayfası ziyaretçilerinin " " (kalp) ikonunu tıklamasıyla en çok beğeni toplayan fotoğrafın sahibine, Sultanahmet’teki Armada Otel’de “Deniz Manzaralı Çift Kişilik Odada Konaklama”, “Armada Teras'ta 2 Kişilik “Sevgililer Günü Yemeği” ve ertesi gün “Sabah Kahvaltısı” armağan edilecek.

Armada Teras’ta saat 20.00’de başlayacak Sevgililer Günü Özel Programı’nın fiyatı kişi başı 125 TL. Konaklamak isteyenler için Deniz Manzaralı “Superior” odalar ayrıldı. Çift Kişilik Oda Fiyatı da ertesi gün kahvaltı dahil: 200 TL.

Armada Sevgililer Günü Özel Menüsü:
Karşılama: “Kir Royale” ikramı.
Başlangıçlar: Dana Karpaçyo; Taze Roka ve Parmesan peynirli.
Ev Yapımı; Porçini Mantarlı Ravioli; Trüf aromalı köpük ile.
Ana Yemek: (seçmeli)
Izgara Lokum Bonfile - Taze baharatlarla lezzetlendirilmiş fırında patates ve sebze ile..
Izgara Deniz Mahsullü Sarma, Limonlu Pilav eşliğinde. Balık fileto içinde sarılı İskenderun karidesi…
Tatlı: Çikolatalı Profiterol
İçecek: Limitsiz Yerli İçki
Final: Çay veya Armada Likörü eşliğinde Türk Kahvesi
Alternatif: Armada’nın geleneksel Çilingir Menüsü. 2 kişilik “Çilingir Tepsisi”nde; Soğuk Mezeler, Ara Sıcaklar, Ana Yemek Hünkar Beğendi, Karışık Türk Tatlıları ve Limitsiz Yerli İçki. Fiyat: 125 TL

Sevgililer Günü Programı - Ayrıntılı Bilgi, Rezervasyon ve İletişim İçin: 
Armada Ziyafet Satış Ekibi - 0212 455 44 71-72  | etkinlik@armadahotel.com.tr
Instagram Yarışması ve Kampanya için: Armada Pazarlama Ekibi – 0212 455 44 81  | takip@armadahotel.com.tr

29 Ocak 2014

Armada Otel’de “Mega Projeler ve İstanbul Paneli”

12 Şubat 2014, Çarşamba günü Armada Otel, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nün İstanbul için çok önem taşıyan bir konuda düzenlediği bir Panel’e gün boyu ev sahipliği yapacak: “Mega Projeler ve İstanbul”!

Son yıllarda sert ve hızlı bir dönüşüm süreci yaşanan İstanbul’da, bazı büyük projeler hakkında kitle iletişim araçlarında birçok bilgi, görsel paylaşıldığı halde, bu projeleri bir araya getiren, birbirleri ile ilişkilerini gösteren, böylece bunların düşünülmesini ve tartışılmasını sağlayacak bilgi kaynaklarında eksiklik olduğu gerekçesiyle düzenlenen Panel’de, İstanbul gibi önemli bir metropolde etik, sağduyulu, mantıklı, bilimsel görüşler geliştirmek ve kamuoyu ile paylaşılmaya; tehdit altındaki değerler hakkında görüş ve öneriler, daha güçlü olarak dile getirilmeye çalışılacak.

MSGSÜ-Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü tarafından düzenlenen Panel’de kente yapılan müdahaleler ve bu müdahaleler ile kentliler arasındaki ilişkilerin önem kazandığı dönemde, yerel seçimler öncesi “Mega Projeler” ve bu projelerin yarattığı mekânsal, toplumsal ve ekonomik etkiler, sekiz ana başlık altında gündeme getirilip tartışılacak.

“Mega Projeler” üst başlığı altındaki 8 ana konu şöyle: “Doğa Ekoloji”, “Tarih ve Kültür”, “Nüfus-Metropoliten Makroform”, “Toplum ve İnsan”, “Politikalar-Sermaye Aktarımı-Küresel Sermaye”, “Yerel Sermaye-Rant ve TOKİ”, “Sivil Toplum- Saydamlık- Kent Hakkı” ve “Megolamani”. 09.30’dan 17.30’a kadar sürecek iki oturumlu Panel’in Yöneticileri Haydar Karabey ve Ersen Gürsel. Konuşmacılar ise Güzin Konuk, Gülşen Özaydın, İlhan Tekeli, Hürriyet Öğdül, Demet Kap Yücel, Murat Güvenç, Ayfer Bartu Candan, Yaşar Adanalı, Mustafa Sönmez, Cihan U. Baysal, Erbatur Çavuşoğlu. Panel’in sonunda Murat Tülek ve Sevil Şeten, Mega Projelerle ilgili olarak İstanbul Serbest Mimarlar Derneği’nin destekçiliğinde hazırlanan web sitesini tanıtacaklar.

Yer: Armada Otel
Tarih: 12 Şubat 2014, Çarşamba, Saat: 09.30-17.30
Danışma Kurulu: Güzin Konuk, Gülşen Özaydın, Fatma Ünsal, Haydar Karabey
Düzenleme Komitesi: MSGSÜ-MF-ŞBPB Ahmetcan Alpan, Çağdaş Saydam, Ömer Aksoyak

Panel Programı ve Konuşmacılar

09.30 - 09.45 Sunuş: Güzin Konuk, Gülşen Özaydın
09.45 - 12.30 Oturum 1, Yönetici: Haydar Karabey

Konuşmacılar ve Temalar
1. Tarih-Kültür: İlhan Tekeli
2. Doğa-Ekoloji: Hürriyet Öğdül, Demet Kap Yücel
3. Nüfus ve Metropoliten Form: Murat Güvenç
4. Toplum-İnsan: Ayfer Bartu Candan

12.30 - 13.30 Öğlen Arası

13.30 - 17.30 Oturum 2, Yönetici: Ersen Gürsel
Konuşmacılar ve Temalar
5. Politikalar-Sermaye Aktarımı-Küresel Sermaye: Yaşar Adanalı
6. Toki-Rant ve Yerel Sermaye: Mustafa Sönmez
7. Sivil Toplum-Saydamlık-Kent Hakkı: Cihan U. Baysal
8. İktidar (ve Megalomani): Erbatur Çavuşoğlu


MEGA-PROJE HAKKINDA

Elbette burada önemli ölçütlerden birisi kamu veya özel sektör kaynaklarından bu projelere ayrılan “BÜTÇE”lerdir. Projeler arasında 29 milyar dolar ile 3. Havalimanı başı çekiyor. Ama özel sektör de bütçe konusunda kamudan geri kalmıyor, örneğin Maslak 1453’ün bütçesi 8,4 milyar dolardır.

Seçim konusunda başat ölçütlerden birisi de elbette projenin “ÇEVRESEL ETKİSİ” olmalıdır. Kuzey ormanlarında süregiden ağaç katliamının nedeni olan 3. Boğaz Köprüsü veya tüm Marmara ekolojisini altüst edecek olan Kanalistanbul kadar olmasa da örneğin bir Avrasya Tünelinin veya belki de bedavaya getirilen Yenikapı dolgu alanının çevresel etkisi de göz önüne alınmalıdır.

Bir diğer önemli ölçüt, projenin kent ve kentli üzerindeki “FİZİKSEL VE TOPLUMSAL ETKİSİDİR”. Örneğin Zeytinburnu’ndaki 16:9 projesi görece küçük bir bütçeye sahip ama bir anda Tarihi İstanbul siluetinde yarattığı görsel “parazit” ile gündeme düşebiliyor. Benzer biçimde bir Sulukule Projesi, bir Tarlabaşı projesi etkilediği, daha açık bir deyiş ile sürgüne gönderdiği toplumsal kesimler ile çok önemli olabiliyor.

Mega-Projelerin seçimi konusunda önem verilen bir dördüncü ölçüt ise, projenin kente vuracağı “damga”nın gücü ile kentli bellekte yaratacağı “TRAVMA” oldu. Gezi Parkında yapılabilecek bir Kışla İhyası, Rumelihisarı içindeki “Osmanlı Mahallesi ve Mescit”, veya Çamlıca Camisi ölçek olarak belki görece küçükler ama arka planlarındaki ideolojik anlam ile bir anda “mega” mertebesine yükselebiliyorlar.

Bilgi için;
Ömer Aksoyak
MSGSÜ MF Şehir ve Bölge Planlama Bölümü
omeraksoyak@gmail.com

09 Ocak 2014

Armada'nın İstanbul Aşkı 14 Şubat'ta Da Devam Ediyor, Ya Sizin?

Armada Otel, bu yıl 14 Şubat Sevgililer Günü'nü, "İstanbul Aşıkları Fotoğraf Yarışması"yla kutluyor. Geleneksel Sevgililer Günü programı olarak da yepyeni bir özel menü ile Terasta romantik akşam yemeği var.




Armada Otel, bu yıl 14 Şubat akşamı için İstanbul Çigan Grubu'nun canlı müziği eşliğinde Teras'ın muhteşem manzarasında romantik bir akşam yemeği programı hazırladı. Öte yandan Armada FaceBook sayfasından ulaşılabilecek bir fotoğraf yarışması ile sevgilisi olan olmayan her İstanbul aşığını, İstanbul'a duyulan sevgiyi yansıtan fotoğraflarıyla katılabilecekleri bir yarışmaya davet ediyor. Yarışmaya sunduğu fotoğraf çok beğenilip, Armada FaceBook ziyaretçilerinden en çok "like" alan ilk beş kişiye Armada Sultanahmet ve Armada Pera'da Çift Kişilik Odada Konaklama, Armada Teras'ta Sevgililer Günü Yemeği ve ertesi gün kahvaltısı dahil Sevgililer Günü Paketi ve kardeş kuruluşlar Giritli İstanbul ile Karışmasen Lokantalarında Akşam Yemeği armağan edilecek. Armada Teras'ta saat 20.00'de başlayacak Sevgililer Günü Özel Programı'nın fiyatı kişi başı 125 TL. Konaklamak isteyenler için Deniz Manzaralı "Superior" odalar ayrıldı. Çift Kişilik Oda Fiyatı da ertesi gün kahvaltı dahil: 200 TL.

Armada Sevgililer Günü Özel Menüsü:
Karşılamada; "Kir Royale" ikramı.
Başlangıçta; Dana Karpaçyo; Taze Roka ve Parmesan peynirli..
Ev Yapımı; Porçini Mantarlı Ravioli; Trüf aromalı köpük ile..
Ana Yemek; (seçmeli)
Izgara Lokum Bonfile - Taze baharatlarla lezzetlendirilmiş fırında patates ve sebze ile..
Izgara Deniz Mahsullü Sarma, Limonlu Pilav eşliğinde. Balık fileto içinde sarılı İskenderun karidesi..
Çikolatalı Profiterol
Limitsiz Yerli İçki
Çay veya Armada Likörü eşliğinde Türk Kahvesi

Menüye alternatif olarak, isteyenler Armada'nın geleneksel Çilingir Menüsü'nü de alabilecekler. Çilingir Tepsisinde; Soğuk Mezeler, Ara Sıcaklar, Ana Yemek Hünkar Beğendi ve Karışık Türk Tatlıları Limitsiz Yerli İçki ile ikram edilebilecek.

Ayrıntılı Bilgi, Rezervasyon ve İletişim için;
Armada Satış Ekibi
0212 455 44 71-72 Nazlı Altuğ naltug@armadahotel.com.tr

FaceBook Yarışması ve Kampanya için;
0212 455 44 81 Ecem Onay  takip@armadahotel.com.tr

19 Kasım 2012

Ahırkapı'dan Bir Sabato Geçti!

Eski manken, son yılların ünlü aktörü Antonio Sabato geçtiğimiz hafta konuklarımız arasındaydı.
Sabato ve Zoto...

İstanbul'a bir yardım projesi için davet edilen Sabato, Ahırkapı'yı ve Armada'yı çok sevdiğini belirtti. Sabato, Armada Gezi Teknesi'nde de  yabancı basına dönük bir basın toplantısı da düzenledi.

Armada Teras'ta...
Antonio ve Jack
Fırsat buldukça yanından hiç ayırmadığı köpeği Jack ile birlikte Ahırkapı sokaklarında turlar atan Sabato İstanbul mutfağına da bayıldı!


Bu konunun diğer ayrıntıları için Armada Gezi Teknesi'nin "Seyir Defteri"ne bir göz atabilirsiniz!

14 Kasım 2012

7. İstanbul "tangoritual" Günleri Armada'da Başladı...

Mevsim İstanbul'da tango mevsimi...

Yedi yıldır, "TangoTürk" öncülüğünde Armada desteğinde yapılagelen "istanbul tangoritual" günleri bugün başladı. Bu yıl etkinlik 14 ve 18 Kasım tarihleri arasında olacak.

JULİO BALMACEDA VE CORİNA DE LA ROSA
Etkinlikten önce 10 ve 13 Kasım günleri arasında Armada Otel, dünyaca ünlü Julio Balmaceda ve Corina de la Rosa tarafından verilen "Dönüşler, Colgadalar ve Dairesel Hareketler" başlıklı tematik seminerlere ev sahipliği etti.

14 Kasım-18 Kasım 2012 tarihleri arasında da atelye çalışmaları sürecek...


Program şöyle: 

14 Kasım Çarşamba
20.30-21.00 : Gitar Dinletisi: Gitar için Milongalar – Hüsrev İsfendiyaroğlu – ARMADA OTEL
21.00-02.00: Açılış Milongası – ARMADA OTEL
Sanatçıların tanıtılması

Danslar: Milena Plebs ve David Palo, Alejandra Mantinan ve Aoniken Quiroga, Mario Consiglieri ve Anabella Diaz-Hojman
DJ: Felix Picherna

15 Kasım Perşembe
12.00-19.30: Atelye çalışmaları – ARMADA OTEL
21.30-05.00: Maraton Milongası- Tarihi Liman Lokantası
DJ: Semeon Kukormin

16 Kasım Cuma
12.00-19.30: Atelye çalışmaları – ARMADA OTEL
21.30-05.00: SUADA Milonga- Boğaziçi üzerinde tango
Gösteri: Milena Plebs ve David Palo, Mario Consiglieri ve Anabella Diaz-Hojman, Christian Marquez ve Virginia Gomez
DJ: Punto y Branca   

17 Kasım Cumartesi
12.00-19.30: Atelye çalışmaları – ARMADA OTEL
21.00-05.00: YEM Milonga
Gösteri: : Alejandra Mantinan ve Aoniken Quiroga, Julio Balmaceda ve Corina de la Rosa
DJ: Andrea Popul Castello Gasperini, “El Popul”

18 Kasım Pazar
12.00-19.30: Atelye çalışmaları – ARMADA OTEL
21.00-02.00: Kapanış milongası – ARMADA OTEL
DJ: Serdar Sungar 

FaceBook'da İstanbul "tangoritual" grubu.
FaceBook'da 7. tangoritual etkinlik katılım sayfası
Tangoritual web sitesi

19 Ekim 2012

İstanbul Lüfere Hasret Kalmasın


Sevgili Dostlar,

İstanbul'u İstanbul yapan özelliklerin korunması ve yaşatılmasında ne kadar duyarlı olduğumuzu bilirsiniz.
Bugün bunlardan birine daha dikkat çektik otelimizin içinde: "Lüfer Bayramı"!



SlowFood Türkiye- Fikir Sahibi Damaklar grubunun başlattığı ve yavru lüferlerin yani "Çinekop" balığının avlanıp satılmaması, böylece gittikçe yok olan lüfer soyunun korunması olarak özetlenen kampanya, 19 Ekim-21 Ekim 2012 tarihleri arasında mesajlarının daha kolay hatırlanması ve bu hareketin yaygınlaşması amacıyla üç günlük sembolik bir bayram yapıyor. Bu bayram süresince çeşitli bilimsel toplantılar, kültürel sanatsal etkinlikler var.

(Lüfer Bayramı Programı)

Biz de onları destekliyoruz. Çinekop almıyoruz ve satmıyoruz.
İstanbul Lüfere Hasret Kalmasın!

İçten Saygılarımızla.
ARMADA AİLESİ

11 Eylül 2012

İstanbul Denizlerinin Yeni Klasiği: Armada Gezi Teknesi


İstanbul denizlerine ve şehrin muhteşem silüetine yaraşır yeni “Armada Gezi Teknesi”, size İstanbul Denizlerinde yaşayacağınız en konforlu ve en keyifli gezileri sunmaya hazır.



İstanbul'un eski, güzel, "tenezzüh" teknelerinden feyz alınarak geliştirilmiş şık tasarımı ve el yapımı olma özelliği ile şimdiden İstanbul klasikleri arasına giren Armada Gezi Teknesi, Armada servis kalitesi ve mutfağını da suya taşıyarak İstanbul Boğazı, Haliç ya da Adalar yönünde düzenleyeceğiniz özel ve kurumsal etkinliklerinize yepyeni bir soluk getirecek. Armada Gezi Teknesi ile İstanbul’u denizden yeniden keşfetmeye hazır mısınız?


Rezervasyon:
Funda Dağlı | fdagli@armadageziteknesi.com
0530 381 01 63
www.armadageziteknesi.com


06 Eylül 2012

İstanbul’u Yaşamak ve Yaşatmak...


İstanbul'un kültürel kimliğinin ve İstanbul tarzı yaşam öğelerinin araştırılması, aralarından bugün de yaşatılabilecek olanlarının bulunması ve çağdaş yorumlarla yarınlara aktarılması biçiminde özetlenebilecek “Sahiplenme, Koruma ve Yaşatma” politikası, kurum kültürümüzün temelini oluşturur.

Tarihi merkezin kalbindeki Armada Otel'i tanıdıkça İstanbul'u, İstanbul'u keşfettikçe Armada Otel'i daha iyi anlarsınız. Çünkü amacımız, yalnızca bir şehir oteli olmanın ötesinde, "İstanbul'u İstanbul yapan değerleri ve "İstanbul yaşam tarzını" araştırarak, yorumlayarak ve yeniden hayata geçirerek, özgün bir İstanbul’u size doyasıya yaşatmak...

20. yaşımız yaklaşırken, kurulduğumuz 1994 yılından bu güne kadar tamamladığımız çalışmaları bir araya getirerek siz saygı değer dostlarımızla paylaşmak istedik.

İstanbul’a duyduğumuz saygı, tutku ve aşkın birer yansıması olan bu çalışmalarda bizleri destekleyen tüm “İstanbulsever” dostlarımıza teşekkürlerimizi sunarız.

ARMADA: SAHİPLENİR. KORUR. YAŞATIR

Kurulduğu 1994'den bu güne kadar Armada eliyle gerçekleşen projeleri görmek için lütfen tıklayın!


29 Temmuz 2012

İstanbul'un Yeni "Tenezzüh Teknesi" Armada'dan....

Bugünkü Hürriyet Pazar'da, Gülden Aydın'ın kaleminden:


"...Kendini turizme, tarihi değerlerine korunmasına adamasıyla tanıdık Kasım Zoto’yu.İstanbul Ahırkapı’da sahip olduğu Armada Oteli’ndeki etkinliklerle bu amacını hayata geçirmek için de yıllardır uğraşıyor. Barbaros Hayrettin Paşa’nın leventleri için yaptırdığı harabeye dönmüş ahşap evleri restore ettirip 1994’te otele dönüştürmüştü. 
Zoto bu kez yeni projesiyle denizlere açılıyor: 20. yüzyıl başında ABD’de, Long Island’da yaşayan işadamlarını New York’a, Manhattan’a taşıyan ‘Commuter’ ya da ‘Centilmen Teknesi’ adlı teknenin bire bir kopyasını yaptırdı. Bu tekneleri Osmanlı döneminde Şirket-i Hayriye de ‘tenezzüh tekneleri’, ‘tenezzüh vapurları’ adıyla Boğaz’da yolcu taşımada kullanmıştı.
Zoto, İstanbul’un deniz trafiğinin karadaki trafik kadar çirkin olduğunu, karadaki curcunanın denize de taşındığını söylüyor. Rüküş gezi teknelerinin, şehrin ruhunu kaybettirdiğini düşünüyor. Sonuna kadar açılan müziklerine, led şeritlerle rengârenk aydınlatılmalarına, abartılı saltanat kayıklarına tahammül edemiyor. “Tam uygulanmasa da İstanbul’un kara siluetini korumak için birtakım çabalar var. Ama tuhaf bir şekilde deniz tarafı ihmal ediliyor. Bu tekne, Boğaz ve Haliç için. Boğaz’da böyle güzel tekneler görürsek bir başarı öyküsü olur” diyor."

Haberin devamı için lütfen tıklayın: Hürriyet
Bu teknenin kendi web sitesi de şurada: www.armadageziteknesi.com 

07 Haziran 2012

ISTANBUL'DA KAYBOLAN MADONNA AHIRKAPI ISKELESİ'NDEYDİ BUGÜN...

Heeeey Madonna!
Hayranları ve geleneksel ya da "ahir-zaman" basını gün sayıyordu!
Herkes O'nun Istanbul'da "kaybolduğunu" söylerken, biz bugün O'nu komşumuz Tayfun (Köseoğlu)'nun objektifiyle AHIRKAPI İSKELESİ'nden İstanbul'a ayak bastığı anda görüntüledik ve bunu tüm çevremizle paylaşmak "boynumuzun borcudur" diye düşündük... Bunu yaymak size kalmış bir şey, teşekkürler ise Tayfun'a! Bizden de bu kadar olsun!

ARMADA OTEL EKIBI

6 Haziran 2012... Madonna Ahırkapı İskelesi'nden İstanbul'a ilk adımını atarken...

31 Mart 2012

Armada Teras'ta Mola


Bugünkü Akşam'dan:

"...Bahar günlerinde İstanbul'un keyfini çıkarmak isteyenlerin işini kolaylaştırabilecek, fikir verecek bir 'liste' yayınlandı bugünlerde. 'İstanbul'un 100 Görülecek, Yaşanacak Yeri' adlı kitap, dikkate değer gezme, yeme-içme ve dinlenme önerileri sunuyor. Rehber niteliği taşıyan bu kitaptan, bu güzel bahar günlerinin tadını çıkarabileceğiniz birkaç öneri...
Kitabı hazırlayan Bahar Kaleli, 'yaşanacak yerler' listesi için pek çok 'bir bilene' danıştığını söylüyor. Siz de 'Güzelmiş, buraya gitmeliyim' diyebileceğiniz, dinlenme, gezme, yeme-içme önerileri bulabilirsiniz. Bahar gelmişken bu listeyi atlamayın. Dikkatimizi çeken bazılarını burada göstermek istedik."


Haberin yazarı Eyüp Tatlıpınar'ın verdiği örnekler arasından birisi de bizim Armada Teras:

"ARMADA TERASTA MOLA 

Hizmete girdiği 1994'ten beri Ahırkapı'da farklı bir atmosfer yaratan Armada Otel, Osmanlı şehircilik anlayışında önemli yeri bulunan 'külliyenin' sivil bir örneği biçiminde görülüyor. Öncülük ettiği 'Eminönü Yürüyüş Yolları' ve 'Hıdrellez Şenlikleri'yle İstanbul'un yaşam kültürüne önemli katkıda bulunmuş. 
Topkapı Sarayı, Aya İrini, İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Ayasofya, Sultanahmet Meydanı, Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı gibi tarihi İstanbul'un önemli eserlerine yürüyüş mesafesinde. Önemli bir cazibesi manzaralı terasında vakit geçirmek... İstanbul turu için iyi bir final sayılabilir."

29 Şubat 2012

“Armada” ve “Gurmebüs” el ele verdi: “Armada-Gurmebüs” lezzet durakları için yola çıkıyor!


Başlangıcı, kendilerini “Sonradan Gurmeler” diye adlandıran bir ekibin amatörce yaptığı gezilere dayanan “Gurmebüs”, Armada Otel’in restore ettirip kullanıma soktuğu İstanbul’un en eski “0321-H Mercedes Benz” otobüsünün devreye girmesiyle birlikte konuya merak duyan herkesin katılabileceği bir şehir etkinliği olarak geçen hafta Fatih'e yapılan bir keşif turu ile hayata geçmişti! En az ayda bir kez İstanbul’un çeşitli  semtlerine gurme turu yapmak için yola çıkacak olan “Armada-Gurmebüs”, katılımcıları ile yeni lezzet duraklarını keşfetmeyi, bir “gastronomi şehri” de olan İstanbul’un bu çok özel yönünü ortaya çıkartmayı amaçlıyor.


Hafta sonu yapılacak keşiflere katılmak isteyenler  28 kişilik  “Armada-Gurmebüs”de yer bulmak için projenin Face Book ve Twitter sayfalarından etkinlik duyurularını  takip edip duyurunun yapıldığı gün rezervasyonu tamamlamak zorunda kalıyor. Çünkü bu lezzetli kent etkinliğine başvuru hayli yoğun!

Nitekim Sirkeci- Hocapaşa rotasında yapılacak 3 Mart 2012, Cumartesi programı için tüm koltuklar tükenmiş bulunmakta!


İletişim için: Ömürden Sezgin - 0532 56964 01- http://gurmebus.com/ - Twitter: @Gurmebus
Armada Otel: Nedim Mazliyah
– 0212 455 4480  www.armadahotel.com.tr -Twitter: @Armada_Hotel 



21 Şubat 2012

"Fasl-ı Rembetiko" Armada'da Başlıyor!


25 Şubat 2012, Cumartesi akşamı Rembetiko geleneğimizde yeni bir sayfa açıyoruz:
"Cafè Aman Istanbul ile Fasl-ı Rembetiko" akşamları!



“Armada Salon”da yapılacak “Fasl-ı Rembetiko”, dönem müziği, dansları ve görsel zenginliğiyle, katılanları 19.yüzyıl “Cafè Aman”larına ve Rembetikolu gecelere götürüyor. Bu yıl eski İstanbul karnavalı “Aprokries”e de rastlayan geceye 19. yüzyıl dönem giyisileriyle katılmak mümkün…

Repertuvarını 19. yüzyıl Osmanlı döneminde, başta İstanbul, İzmir gibi liman şehirleri olmak üzere “Café Aman”larda icra edilen rembetikolardan oluşturan “Café Aman İstanbul”, Ocak ayında  ilk albümü "Fasl-ı Rembetiko"yu Kalan Muzik'ten çıkarmıştı. Albüm, dinleyiciyi 19. yüzyıl İstanbul ve İzmir’inin rembetikolarrna taşımasıyla büyük rağbet gördü. Şimdi aynı repertuvar canlı olarak Armada Salon sahnesinde İstanbullu izleyiciyle buluşup, onları geçmişe geri götürecek.

Öte yandan Osmanlı İstanbul’unda her yıl Ortodoks Rumlar tarafından kutlanan, son yıllarda Armada’da da canlandırılan, Brezilya’nın Rio, İtalya’nın Venedik karnavalının eski İstanbul'daki küçük ölçekli örneği “Apokries” de bu yıl 25 Şubat’ta tekrar kutlanacak. (O yüzden geçmiş yıllarda Armada'daki Apokries kutlamalarına katıldıysanız, maskeleriniz de duruyorsa onları da yanınıza almayı ihmal etmeyin!)

25 Şubat 2012, Cumartesi akşamı program saat 20.00‘de özel menümüz ve içki ikramı ile başlayacak. 21.30'dan itibaren “Fasl-ı Rembetiko”!  Saatler gece yarısını gösterdiğinde ise geleneksel Gece Çorbası ikramımız var.
Katılım ücreti 125.-TL. /kişi.

Fasl-ı Rembetiko Menüsü:

Serpme Mezeler - Zeytinyağlı Sarma, Çerkez Tavuğu, Fasulye Pilaki, Tarama, Pancar, Beyaz Peynir, Haydari, Marine Kırmızı Biber, Rus Salatası, Pazı Salatası
Sıcaklar - Pazılı Yaprak Dolma, Kalamar Tava, Filibe Köfte, Mücver, Peynirli ve Ispanaklı Muska Böreği
Meyve- Tatlı: Kabak Tatlısı -ortaya- mevsim meyveleri
Gece ikramı: İşkembe Çorbası
İçecek: Limitsiz Yerli içki, Kulüp Rakı ve meşrubat.
(Yer sayısı sınırlı. Bu yüzden bir an önce rezervasyon yaptırılmanız önerilir!)

Ayrıntılı bilgi ve rezervasyon için: 
Zeynep ÖZER - 0212 455 44 72 zozer@armadahotel.com.tr
Armada İletişim, Tel: 90 212 455 44 55 infosatis@armadahotel.com.tr

“Café Aman İstanbul” ile bilgi ve iletişim:
info@cafeamanistanbul.com  www.cafeamanistanbul.com
FB:http://www.facebook.com/cafeamanistanbul  - Tel: 0542 716 75 03

18 Şubat 2012

"Armada-Gurmebüs", İstanbul'un gizli lezzetlerini keşfe başladı!



Bugünkü turun programı ve uğranan duraklar...

Armada'nın iki kez restore ettiği emektarı, İstanbul'un en eski Mercedes-Benz otobüsü artık hafta sonları "Armada-Gurmebüs" şapkasıyla, İstanbul'un gizli lezzetlerini keşfe çıkıyor. İlk tur bugün yapıldı, istikamet "Fatih" idi. Armada Otel ve Gurmebüs ekibinin işbirliğiyle başlayan bu turlar devam edecek. Bugünkü tur, Fatih'teki lezzet durakları, tadılan yiyeceklerin neler olduğunu merak ediyorsanız ve bundan sonraki turlara katılmayı düşünüyorsanız FaceBook ve Twitter sayfalarımıza göz atın!

NOT: Sonra da Hülya Meral'in son derece keyifli, "Hülya'nın Valizi" başlıklı yayınında bu konudaki notlara bakın!
Ondan sonra da bugün (24 Şubat 2012) yayına giren, Nilay Örnek'in "Bugün Bu Gece" yayınındaki muhteşem haberine!







30 Ocak 2012

Katharine Branning'in Armada İzlenimleri...

Armada Serüveni


Yolunuzu bekleyen bir kaplumbağa ailesi
ve sıcak bir evsahipliği
ve enfes manzaraları,
esin kaynağı dolu Teras'ı
şehir surlarının arkasına saklanmış 
bu oteli İstanbul'da eşi bulunmaz bir yer kılıyor...


Çok teşekkür ederim,


Katharine Branning
29 Ocak 2012

13 Eylül 2009

11. İstanbul Bienali Başladı...

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 11. Uluslararası İstanbul Bienali, kapılarını 12 Eylül Cumartesi günü sanatseverlere açtı.. 8 Kasım’a kadar gezilebilecek İstanbul Bienali, İstanbul’u dünya sanat çevrelerinin ilgiyle izlediği bir sanat platformuna dönüştürecek. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'nın 2009 ve 2010 yılı boyunca desteklediği İstanbul Festivalleri arasında yer alan İstanbul Bienali sergileri 2 ay boyunca Pazartesi günleri hariç her gün 10.00–19.00 arasında gezilebilecek.

11. Uluslararası İstanbul Bienali; WHW / What, How & for Whom (Ne, Nasıl ve Kimin İçin) küratörlüğünde; Antrepo No.3, Tütün Deposu ve Feriköy Rum Okulu’nda 40 ülkeden 70 sanatçı ve sanatçı grubunun 141 projesine ev sahipliği yapacak. Bienal, başlığını Türkçe'ye "İnsan Neyle Yaşar?" olarak çevrilen "Denn wovon lebt der Mensch?" adlı şarkıdan alıyor. Bu şarkı Bertolt Brecht'in Elisabeth Hauptmann ve Kurt Weill ile birlikte tam 80 yıl önce yazdığı Üç Kuruşluk Opera adlı oyunun ikinci perdesinin kapanış parçası.

(Program şurada, biletler hakkında bilgi burada.)