Hürriyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hürriyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Temmuz 2012

İstanbul'un Yeni "Tenezzüh Teknesi" Armada'dan....

Bugünkü Hürriyet Pazar'da, Gülden Aydın'ın kaleminden:


"...Kendini turizme, tarihi değerlerine korunmasına adamasıyla tanıdık Kasım Zoto’yu.İstanbul Ahırkapı’da sahip olduğu Armada Oteli’ndeki etkinliklerle bu amacını hayata geçirmek için de yıllardır uğraşıyor. Barbaros Hayrettin Paşa’nın leventleri için yaptırdığı harabeye dönmüş ahşap evleri restore ettirip 1994’te otele dönüştürmüştü. 
Zoto bu kez yeni projesiyle denizlere açılıyor: 20. yüzyıl başında ABD’de, Long Island’da yaşayan işadamlarını New York’a, Manhattan’a taşıyan ‘Commuter’ ya da ‘Centilmen Teknesi’ adlı teknenin bire bir kopyasını yaptırdı. Bu tekneleri Osmanlı döneminde Şirket-i Hayriye de ‘tenezzüh tekneleri’, ‘tenezzüh vapurları’ adıyla Boğaz’da yolcu taşımada kullanmıştı.
Zoto, İstanbul’un deniz trafiğinin karadaki trafik kadar çirkin olduğunu, karadaki curcunanın denize de taşındığını söylüyor. Rüküş gezi teknelerinin, şehrin ruhunu kaybettirdiğini düşünüyor. Sonuna kadar açılan müziklerine, led şeritlerle rengârenk aydınlatılmalarına, abartılı saltanat kayıklarına tahammül edemiyor. “Tam uygulanmasa da İstanbul’un kara siluetini korumak için birtakım çabalar var. Ama tuhaf bir şekilde deniz tarafı ihmal ediliyor. Bu tekne, Boğaz ve Haliç için. Boğaz’da böyle güzel tekneler görürsek bir başarı öyküsü olur” diyor."

Haberin devamı için lütfen tıklayın: Hürriyet
Bu teknenin kendi web sitesi de şurada: www.armadageziteknesi.com 

03 Ocak 2006

Çekirdekten Büyüklerine: Armada'dan Bayramda Aile Toplantıları

Armada, aileleriyle uzun süreden beri bir araya gelemeyen çekirdek aileler için, tüm akrabaların Kurban Bayramı'nda bir araya toplanabileceği, bir taraftan akrabalık bağlarını pekiştirirken, bir taraftan da tarihi yarımada yürüyüşlerinden Picasso sergisine kadar, İstanbul'daki türlü etkinliklerden yararlanabilecekleri Büyük Aile Toplantısı paketleri düzenledi.

Çoğumuzun yanıtını anımsayamadığı -En son ailemizin tüm bireyleriyle aynı çatı altında ne zaman bir araya geldik? sorusundan yola çıkan Armada, bu Kurban Bayramı tatilinde, çekirdek aileleri, aile büyükleri ve diğer akrabalarıyla toplanmaya davet ediyor. Büyük kentlerin günlük koşuşturma temposu içinde aile bağlarının giderek zayıflamasından yakınan, ancak gerek uygun mekan, gerek zaman bulamadıkları için bir türlü bir araya gelemeyenler, bu bayramda Armada çatısı altında günlük buluşmalardan, bir kaç günlük konaklama paketlerine kadar seçeneklere sahip oluyor. Bir kaç aile aynı anda konaklamalı rezervasyon yaptığında “Büyük Aile Toplantısı” paketlerinde özel indirimler yapılıyor. (*) Bu arada yakın çevredeki Giritli İstanbul, Balıkçı Sabahattin gibi ödüllü yemek mekanlarından, tarihi yarımada yürüyüşlerinden, “Picasso İstanbul’da” sergisi gibi kentteki kültürel etkinliklerden yararlanmak isteyenler için de çeşitli kolaylıklar öngörüldü.


Şehir Surlarının Arkasında Armada Otel
...Doğduğu, yaşadığı şehri iyi kötü bilmek tabii bir iş, İstanbul'da bir nevi zevk inceliği, bir nevi sanatkarca yaşayış tarzı, hatta kendi nevinde sağlam bir kültür olur. Her İstanbullu az çok şairdir, çünkü irade ve zekasıyla yeni şekiller yaratmasa bile, büyüye çok benzeyen bir muhayyile oyunu içinde yaşar. Ve bu, tarihten gündelik hayata, aşktan sofraya kadar genişler...
Ahmet Hamdi Tanpınar, 'Beş Şehir'


GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...


Armada'nın, büyük aile toplantılarına güncel bir boyut getirmek için yarattığı çözümler esasen yeni değil. Örneğin 2000 yılında Sümen Ailesi için yapılan toplantıyı, Hürriyet yazarı Emel Armutçu, "Aileniz İtina ile Toplanır" esprili başlığıyla "güzel ve özel" bir haber olarak ayrıntılı biçimde duyurmuş, Armada'nın önerilerini ise şöyle sıralamıştı:


"Nedir önerdikleri? Aile ağacı bilgisayar yazılımlarından, negatifi olmayan aile yadigarı fotoğrafların çoğaltılmasına, ailenin büyüklüğü ile orantılı olarak uygun salonlar hazırlamaya kadar geniş bir yelpaze... Dilerseniz eski fotoğrafları ya da filmleri perdede izletebiliyorsunuz, dilerseniz, ailenin ortak zevkine uygun bir eğlence düzenleyebiliyorsunuz. Amaç, hiç değilse insanların birbirine 'Sizin Akraba Günü'nüz ne zaman?' diye sorabilmeleri. Bizimki çok yakında, ya sizinki?"


Armada Satış Ekibi sizin "Akraba Günü"nüzü de düzenlemek için hazır!

(Aşağıdaki satırın üzerine tıklarsanız, Sayın Armutçu'nun haberini rahatça okuyabilirsiniz:)
» 14 Mayıs 2000 tarihli Hürriyet haberi: "Aileniz İtinayla Toplanır"




(*) BAYRAM AİLE PAKETLERİ
En Az 3 Gece Konaklama koşuluyla (06 Ocak - 15 Ocak 2006):
TEK VEYA ÇİFT KİŞİLİK ODA FİYATI: 230 YTL
Bayram Paketine Dahil Olan Hizmetler: 3 Gece Konaklama, Açık Büfe Kahvaltı, Armada Sera’da 1 Akşam Yemeği (İçki hariç), KDV dahil.
3 Gece Konaklamaya İlave Her Gece İçin (06 Ocak- 15 Ocak 2006):
TEK VEYA ÇİFT KİŞİLİK ODA FİYATI: 50 YTL , Kahvaltı ve KDV dahil.
1 Gece Konaklama için (06 Ocak- 15 Ocak 2006):
TEK VEYA ÇİFT KİŞİLİK ODA FİYATI: 75 YTL , Kahvaltı ve Kdv dahil.


Ayrıntılı bilgi için: ARMADA OTEL Satış Ekibi
Tel: 0212 - 455 44 55
E-posta: infosatis@armadahotel.com.tr
Nilüfer Yünlü (0 212 455 44 71)
Zerrin Kelebek (0 212 455 44 70)

21 Mayıs 2003

Tan Oral' ın Yeni Kitabı Armada Bahçe' de Tanıtıldı

Tan Oral´ın Bu Kitabın Kuyruğu Var! başlıklı yeni kitabı, 20 Mayıs 2003, Salı akşamı Armada Bahçe´de gün ışığına çıktı! Ünlü çizerimizin doğum günü de aynı gece bir sürpriz toplantı ile kutlandı...

Pembe, tüylü kabı ile, aynı malzemeden yapılmış özel ayraçları ile dokunuşu da çok farklı olan Bu Kitabın Kuyruğu Var! (*) da Tan Oral´ın anılarındaki dost hayvanları anlattığı kısa hikayeleri yer alıyor.



Bu ilginç yazılar ilk kez 1986 yılında “Çekirge” adlı çocuk dergisinde yayınlanmış.

Kitap tanıtımı, Tan Oral´ın doğum günü olan 20 Mayıs akşamı için, dostlarının düzenlediği bir sürpriz kutlama ile birleştirildi...


(Büyük resimler için lütfen yukarıdakilerin üzerlerine tıklayınız!)
Bu da Doğan Hızlan'ın Hürriyet'te bu konu ile ilgili yazısından:


22.05.2003Doğan HIZLAN
Esrarengiz bir doğum günü partisi

SALI akşamüstü farklı bir doğum günü partisindeydim.
Mekán beş yıldızlı bir otel değildi, giyimleriyle ve mücevherleriyle göz kamaştıran muhteşem insanlar yoktu, pop şarkıcıları sahne almadılar, havada dolarlar uçuşmadı.

Yazımın başında bu açıklamayı yaptım ki, görkemli kutlamalara alışkın okurlar hayal kırıklığına uğramasınlar.

Her şey ekranımdaki bir e.posta ile başladı:

‘‘Merhaba,

20 Mayıs, Salı, Tan Oral'ın doğum günü.

Yıllardır yaş gününü kutlamayan Tan Oral için dostları, bu yıl bir 'sürpriz parti' hazırlıyor.

O akşam ondan habersiz Armada Bahçe'de 19.45'te toplanılacak... Gürel Yontan saat tam 20.00'de Tan'ı getirecek... (Bu nokta sağlama alındı!) Sonra?

Sonrasını hep birlikte göreceğiz.

Ayrıca Tan Oral'ın çocukluğundan bu yana biriktirdiği 'Bu Kitabın Kuyruğu Var' başlıklı, yakında piyasaya çıkacak olan hayvan hikáyeleri kitabı da, orada ilk kez -dostları huzurunda- gün ışığına çıkarılacak...

Sevgiyle.

Avniye-Mehmet Tansuğ.’’

* * *

ÇOK polisiye roman okuyan biri olarak, bu doğum günü çağrısında beni en çok tahrik eden, ‘‘Sonrasını hep birlikte göreceğiz’’ cümlesiydi.

Yazılan saatten yarım saat önce Armada Bahçe'deki yerimi aldım, gelen gidenlerle konuştum, tanışmak zevkini bana sadece Leyla Özalp tattırdı, çünkü diğer bütün konuklar yıllardır bildiğim dostlarımdı.

Saat tam 20.00'de Tan Oral bahçeye girdi. Kızaran yüzündeki o hayret ifadesi çok hoşuma gitti. İnsanları mutlulukla şaşırtmak, bir dostun bir dosta vereceği en güzel armağan.

Üstelik onun gibi, törenlerden, şatafattan uzak kalmayı başarabilmiş biri için elbette bu kalabalık ürkütücüydü!

Çizerler, yazarlar, ressamlar onu çevrelemişlerdi.

Katılan dostların sayısı, özel bir eki gerektirecek kadar çok sayıdaydı.

Tan Oral, birkaç merdiven yükseklikteki masanın başına geçti. Önünde uzun bir armağan kuyruğu. Ardından da Tan Oral yeni çizgi/yazı kitabı Bu Kitabın Kuyruğu Var'ı imzaladı.

Kitabın kapağına elim değer değmez, birden sevimli bir hayvanın kürkünü okşar gibi, bir sevecenlik titreşimi kapladı içimi.

Tan Oral'ın hem çizip hem yazdığı bu kitapta, hayvanları gerçekten seven bir sanatçının öyküleri ve çizgileri var. Ne güzel, ne insancıl hikáyeler. Kitabının özelliğini birkaç satırla tanıtmış bize:

‘‘İnsan kardeşlerim ve sevgililerim kadar hayvan dostlarım da yaşamımı dolduran vazgeçilmez değerlerim oldu hep.’’

* * *

TAN'
ın söylediğine göre, şu anda Türkiye sınırları içinde en iyi acıbadem kurabiyesi Edirne'de küçük bir şekerci dükkánında yapılıyormuş.

Hem Selimiye hem acıbadem kurabiyesi.

Demek ki yakın zamanda Edirne'ye yol göründü.