Caz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Caz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Nisan 2015

Bugün UNESCO Uluslararası Caz Günü!

Müzik eksilmesin hayatınızdan, hayatımızdan!
Armada gelenekleri arasında Caz’ın yeri başkadır! İşte burada konserler veren, konaklayan, caz ustaları ve caz etkinliklerimizden bazıları:
  • Baki Duyarlar, Edip Cansever’in Hümay Güldağ ve Metin Belgin’in sunduğu “Oteller Kenti” şiir-tiyatro ilk gösteriminde Caz Piyano, Armada Salon, 2008

  • Stephan Micus, Festival Konuğu, 2008
     

(*) 30 Nisan Uluslararası Caz Günü vesilesiyle Nisan’ın son haftası boyunca Armada Otel’in bütün odalarında 100 dakikalık bu ödüllü belgesel gösterilecektir. Caz seven bütün konuklarımıza duyurulur!

18 Eylül 2013

"Türkiye'de Caz?" Belgeseli Özel Gösterimi

BASINA ÖZEL BELGESEL GÖSTERİMİ

TARİH: 27 EYLÜL, 2013 Cuma,
YER: ARMADA OTEL - Teras ve Barbaros Salonu

PROGRAM
19.30 - 20.30: Armada Teras'ta "Sokak Lezzetleri" - Kokteyl
20.30 - 22.10: "Türkiye'de Caz?"- Barbaros Salonu

Yönetmen Batu Akyol'un iki yıldır üzerinde çalışmakta olduğu, Türkiye'deki caz meraklılarının uzun süredir beklediği "Türkiye'de Caz?" artık gösterime giriyor. Armada Otel'de bir Özel Gösterim'i yapılacak belgesel, daha sonra farklı yerlerde caz severlerle tekrar buluşacak...

İlk Gösterim'i "20. İstanbul Caz Festivali" kapsamında yapılan ve izleyenler tarafından çok beğenilen belgesel, 27 Eylül, Cuma akşamı Armada Otel'de caz sever konuklara ve basına gösterilecek.

İzleyiciye, caz müziğinin Türkiye'ye girişini ve ilk yıllarını hikayeler ve tanıklıklarla sunan belgesel, cazın şimdiki durum ve konumunu, karşıt görüşleri de çarpıştırarak keyifli anektodlarla anlatıyor.

Caz dünyasının önemli isimlerinin yer aldığı bir sözlü tarih çalışması olan bu belgeselin çekimleri, İstanbul - Ankara - Didim - Boston ve New York'ta yapıldı ve 50'den fazla kişiyle görüşüldü. Belgeselde tanıklıklarına başvurulanlar arasında Cüneyt Sermet, Emin Fındıkoğlu, Muvaffak Falay, Selçuk Sun, Bozkurt İlham Gencer, Okay Temiz, Hülya Tunçağ, Herbie Hancock, Terence Blanchard, Joe Mardin de var.

Yönetmen Batu Akyol'un kaleminden "Türkiye'de Caz?":

"Türkiye'de Caz?" belgeseli, caz müziğinin ve müzisyenlerinin Türkiye'deki durumunu, gelişim evrelerini ve etkileşimlerini Türkiye'nin tarihiyle paralel olarak incelediğim bir çalışma olarak özetlenebilir.

İlhan Mimaroğlu'nun 50'lerin sonundaki "Caz Sanatı" ve Cüneyt Sermet'in 90'lardaki "Cazın İçinden" kitaplarının en arka sayfalarında gördüğüm birkaç sayfadan oluşan "Özet: Türkiye'de Caz", sanırım bu içerik üzerine çalışmam için ilk kıvılcımı yarattı. Daha sonra Focan ailesi ile yaptığımız sohbetlerde, bu araştırma ve incelemelerin uzun süredir yapılmak istenen fakat kimsenin el sürmediği bir proje olarak kaldığını fark ettim. Arşiv kıtlığı olan bir ülkede projeye "Türk Caz Tarihi" gibi iddialı bir ad vermek, en azından "benim haddime değil" diye düşünerek "Türkiye'de Caz?" başlığına karar verdiğim ve sözlü tarihe dayanan belgeseli 2011'de çekmeye başladık.

Sözlü tarih çalışmalarının en büyük düşmanının, röportaj yaptığınız insanların kendilerini anlatırken "derin tevazu ile yüksek ego arasındaki çalkantılı denizde kaybolabilme ihtimali" olduğunu düşünüyorum. Yaklaşık 50 kişi ile yaptığım röportajlardan derlenen Türkiye'nin caz hikâyesi, kronolojik bir tarih belgeseli öğelerini yer yer barındırsa da röportajlarda anlatılanlar ve kişilerin yaklaşımları nedeniyle, bu çalışmayı "caz müziğinin Türkiye'ye etkisi" olarak görmeye başladım. Bu etkiyi sosyolojik bir gelişim sürecine bağladığınızda, cazın evreler geçiren yapısı kolaylıkla fark ediliyor. Bu yapı içinde siyasi manevralar, taklitçilik, özgün atılımlar, teknik gelişim, sosyal algı, yön verici özgüven ve sanatçı ruh gibi farklı kodlar var. Bence bu belgeselin taşıdığı misyon, tarihte saklı kalmış bir ya da birçok gerçeği ortaya çıkarmak yerine, var olduğu bilinen gerçeklerin farklı sosyal katmanlarda nasıl algılandığına dair samimi bir "yorum"u dile getirmek. Onlarca insanın aklından, yüreğinden dökülen samimi bir "yorum".

"Türkiye'de Caz?" belgeselinin, bu konu başlığı altında, zamanında yapılan televizyon ve radyo programlarına hürmeten sinema formatındaki ilk çalışma olduğu rahatlıkla söylenebilir.

"Türkiye'de ilk" lafına bayılıyoruz, bunun farkındayım ama yine de bu çalışmanın "İLK" olması yerine "SON" olmayacağını ümit etmek beni daha çok motive ediyor. / B.A.

31 Ocak 2012

“İstanbul Aşıklarına Her Gün 14 Şubat” Diyen Armada Otel, Bu Yıl Herkesi Bilal Karaman Türk Caz Konserine Bekliyor...

Armada Otel, 2012’nin 14 Şubat’ı için, yalnızca sevgilisi olanların değil, tüm İstanbul âşıklarının hoşuna gidecek bir program hazırladı. Teras’ta bir akşam yemeği ve gitarıyla Bilal Karaman’dan bir Türk Caz şöleni... Gece Armada’da kalıp, bir tarihi İstanbul sabahına uyanmak isteyen herkes için de bir özel paket var… 



İllüstrasyon: Metin Sözen

Armada, bu yıl, 14 Şubat Sevgililer Günü’nü yalnızca sevgilisi olanlara değil tüm İstanbul-severlere adadı! Bu nedenle İstanbul’un tarihi merkezinin de merkezindeki Teras’ta yemekli bir solo Türk Caz şöleni hazırladı... Konserin solisti İstanbul Bilgi Üniversitesi Müzik Bölümü mezunu Bilal Karaman, ileri düzeydeki müzik bilgisi ve tekniğinin yanı sıra kendine has bir tarzı olan genç bir gitarist… Geleneksel Türk müzik eserlerini çağdaş yorumlardan geçirip onları daha ileriye taşımayı hedefliyor, kendi bestelerinde de modal ve melodik motifler, modern armoniler ve doğaçlamaları sıkça kullanıyor. 2003’den bu yana yurt içinde ve dışında konserler veriyor. “Bahane” adlı bir solo albümü de olan Karaman, 2009’da Nardis Caz Klubün “En İyi Gitaristi” seçilmişti... ( Görseller için bkz: Bilal Karaman Web Sitesi: http://www.bilalkaraman.com/ ).

MENÜ:

Armada Mutfağından Soğuk İştah Açıcılar
Sıcak Mezeler
Ana Yemek: Mantarlı Bonfile ve Yeşil Salata
Tatlı İkramı
Limitsiz Yerli İçki
Çay veya Armada Likörü eşliğinde Türk Kahvesi

Kişi Başı: 95.- TL


KONAKLAMALI PAKET:

14 Şubat 2012, Salı akşamı Armada Teras’ta “Akşam Yemeği”, deniz manzaralı “Superior” çift kişilik odada konaklama ve ertesi gün Tarihi Yarımada ve

Marmara Denizi manzaralı Armada Teras’ta açık büfe kahvaltı: Toplam 340.- TL (iki kişi fiyatı)


Ayrıntılı bilgi, rezervasyon ve iletişim için: 
Armada Satış ve Banket Ekibi: infosatis@armadahotel.com.tr Tel: 0212 45544 55
Irmak Özyurt: 0212 4554471- iozyurt@armadahotel.com.tr
Zeynep Özer:0212 4554472 – zozer@armadahotel.com.tr

06 Temmuz 2010

Armada Teras 2010 Yazını Caz Akşamlarıyla Karşılıyor...


Armada Teras müdavimleri için hasret bitti! Bu yaz, Teras’ta ferah İstanbul akşamlarına duyulan hasret giderilirken, yeni tatlar da yaşanacak... Bunların başında Çarşamba ve Perşembe akşamları “Dolunay Obruk Caz İkilisi”nin sunacağı canlı müzik geliyor...

“Teras tarihinde bir ilk” de olacak ve her hafta Çarşamba ve Perşembe akşamları 21.00’den 23.30’a kadar kısa aralıklarla sürecek olan caz şarkılarının solisti Dolunay Obruk’a piyanoda Ercüment Orkut eşlik edecek...

Rezervasyon ve ayrıntılı bilgi için:
Armada Satış Ekibi - Tel: 90 212 455 44 55
infosatis@armadahotel.com.tr

Irmak ÖZYURT, Tel: 90 212 455 44 71
iozyurt@armadahotel.com.tr

28 Ocak 2010

Cazlı Bir İstanbul Sabahında Yeniden Aşık Olmak...


Armada'da Sevgililer Günü kutlamalarında bir ilk:

Kahvaltıda Aşk ve Caz!

14 Şubat Pazar sabahı: Emin Fındıkoğlu Üçlüsü ile Caz ve Kahvaltı
14 Şubat Pazar akşamı: Romantik Akşam Yemeği
13 Şubat ya da 14 Şubat geceleri: Sevgililer Günü - Konaklama



14 Şubat 2010 Sevgililer Günü için hazırladığımız programlarla  “Tarihi Yarımada'da, Sevgilinize ve İstanbul'a Yeniden Âşık Olacaksınız!” diyoruz!

Armada'da Sevgililer Günü, bu yıl Adalar ve Marmara Denizi manzaralı SERA'da, Emin Fındıkoğlu Üçlüsü’nün canlı caz performansının da yer alacağı bir zengin kahvaltı ile karşılanıyor. Açık büfe düzenindeki kahvaltı 11.00 ve 15.00 saatleri arasında yer alacak ve katılım 60.- TL/kişi.

Armada SERA; aynı gün, saat 20.00’den gece yarısına kadar ise İstanbul aşk şarkıları eşliğinde romantik bir akşam yemeğine ev sahipliği yapacak. Sevgililer Günü Akşam Yemeği’nin fiyatı: 80.- TL/kişi.
Sera'da Romantik Akşam YemeğiDeniz Manzaralı Odalarda KonaklamaSera'da Emin Fındıkoğlu Üçlüsü ile Caz ve Kahvaltı

2010 Sevgililer Günü’ne özel olmak üzere 13 Şubat Cumartesi veya 14 Şubat Pazar geceleri için iki kişinin 150.-TL karşılığında kalabileceği konaklama paketleri de hazırladık. Konaklamada önceliği deniz manzaralı odalara veriyoruz... İsterseniz 13 Şubat Cumartesi gecesi gelip kalın,  Sevgililer Günü'nü ertesi sabah "Kahvaltıda Aşk ve Caz" ile erkenden kutlamaya başlayın! İsterseniz 14 Şubat Pazar akşamı, İstanbul aşk şarkıları eşliğinde yiyeceğiniz romantik akşam yemeğinden sonra gecenizi Marmara Denizi ve Adalara nazır odanızda noktalayın!

Emin Fındıkoğlu Üçlüsü
“Romantik Akşam Yemeği” Menüsü

Başlangıç:
Geleneksel ''Armada Çilingir Tepsisi''nde soğuk mezeler:
Zeytinyağlı Yaprak Dolma, Çerkez Tavuğu, Patlıcan Salata, BeyazPeynir, Ahtapot Salatası
Ardından; Ispanaklı Börek, Dereotlu Yaprak Ciğer, Karides Güveç
Ana Yemek:
Beğendili Kuzu Sırtı veya
Kağıtta Levrek Buğulama
Yeşillikler Salatası
Tatlı:
Fıstıklı ve Vişneli Baklava
Kahve ve Armada'nın ev yapımı özel likörleri
-Limitsiz Yerli İçki-

Sevgililer Günü Kahvaltı Menüsü

Açık Büfe
Beyaz Peynir, Kaşar Peyniri, Tulum Peyniri, Tereyağ, Kaymak
Yeşil Zeytin, Siyah Zeytin, Domates, Salatalık
Çilek Reçeli, Kayısı Reçeli, Portakal Reçeli
Süzme Bal, Petek Bal
Yoğurt, Meyve Salatası
Kuru Üzüm, Kuru İncir, Kuru Kayısı
Yulaf Ezme, Sahanda Yumurta, Omlet
Açma, Poğaça, Peynirli Su Böreği
Köy Ekmeği, Çavdar Ekmeği
Meyve Sepeti,
Tatlı Çeşitleri, Pestil,
Çay, Kahve, Süt
Taze Meyve Suyu


Emin Fındıkoğlu Üçlüsü hakkında: Besteci-aranjör Emin Fındıkoğlu piyanosuyla şarkıcılara eşlik etmeyi her zaman çok sevdi... Şarkıların yalnız melodilerine değil sözlerine de ilgi duydu... Ünlü şarkıcıların albümlerini aldı ve konserlerine gitti... 2010 yılında oluşturduğu yeni üçlüsünde kontrbas çalan Derya Davulcu, İzmir 9 Eylül Üniversitesi Viyolonsel Bölümünü bitirdikten sonra MIAM'da master yaparken Fındıkoğlu'nun caz armonisi dersini aldı ve bir kontrbas edinerek kısa sürede çalmaya koyuldu... Grubun solisti Meltem Ünel, Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra bu yıl Boğaziçi Üniversitesi’nin İktisat Bölümü’ne başlarken eskiden beri ilgi duyduğu caz şarkıcılığı konusunda Fındıkoğlu ile çalışmaya başladı... Birlikte seslendirdikleri parçaları, caz standartları ve Latin melodilerinin arasından özenle seçtiler...

Ayrıntılı bilgi ve rezervasyon için:
Armada Satış ve Banket Ekibi – infosatis@armadahotel.com.tr – 0212 45544 55
Zerrin Kelebek: 0212 4554470 - Irmak Özyurt: 0212 4554471 - Ufuk Serab:0212 4554467
[SeraGörselleri] [Odalar]

12 Kasım 2008

Armada, "Oteller Kenti"nin İlk Gösterimine Ev Sahipliği Yapıyor...


"Hiçbir dilde söylenmemiş
Hiçbir dilde yazılmamış

Sözler ve şarkılar içindeyim."

Edip Cansever

Yaşasaydı, çok sevdiği caz diliyle yazılmış, kendi dilinde söylenecek şarkılar ve kendi sözlerini işitip belki de çok mutlu olacaktı...

Armada, 18 Kasım 2008, Salı akşamı, Hümay Güldağ ve Metin Belgin tarafından sunulacak “Oteller Kenti” başlıklı şiir gösterisine ev sahipliği yapacak. Ünlü Türk şairi Edip Cansever’in “Oteller Kenti” adlı dramatik kurgulu şiirlerinin sahneleneceği gösteride; Baki Duyarlar, bestelediği caz şarkıları ile piyanoda eşlik edecek...Edip Cansever’in “Oteller Kenti” şiirleri, Armada Otel’in "20. yüzyıl başı İstanbul'u" ortamında görsel bir şölene dönüşecek. Dramatik şiirlerdeki karakterlerden Bayan Sara’yı, Hümay Güldağ, Metrdotel ve Sara’nın eski kocasını Metin Belgin canlandıracak. Yönetmenliğini Metin Belgin’in üstlendiği “Oteller Kenti”ne, (Türk Sanat Müziğinin büyük bestekârlarından Baki Duyarlar'ın kendiyle aynı adı taşıyan oğlu) Baki Duyarlar’ın bu gösteri için Edip Cansever’in şiirlerinden özel olarak bestelediği ve piyano ile canlı olarak sunacağı caz şarkıları eşlik edecek. Gösterinin kostüm tasarımları da Dilara Endican'a ait...

-Basın Odamızda bu konuda ayrıntılı bir bülten de var-

12 Ekim 2008

Stephan Micus Armada'daydı



Akbank 18. Caz Festivali için İstanbul'a gelen müzisyenlerden ünlü yorumcu Stephan Micus Armada'nın konuğu oldu. Gerçek cazseverlerin "bu bu yıl İstanbul'da olabilecek en iyi olay" dedikleri Micus konserleri Aya İrini'de verildi. Micus basının yoğun ilgisine Armada'da kaldığı süre boyunca çeşitli özel röportajlarla karşılık verdi.



Röportajlar sırasında Armada Misafir Odası ve Havuzlu Kahve'de oturmayı tercih eden Micus, Armada Onur Defteri'ni de "Beni burada evimde hissettirdiğiniz için teşekkür ederim" diyerek imzaladı...





11 Şubat 2002

Judy ve Jacky 15 ve 16 Subat' ta Radio Bar'da

Sevgililer Günü akşamı için davet edilen Judy ve Jacky ikilisi, Armada'daki kalışlarını iki gün uzattılar. İkili 15 ve 16 Subat akşamı Radio Bar'da konser verecek...Şu sıralar Fransa, Cannes'daki , Karleton -otel ve casino- da sahneye çıkan, kendilerini dünya müzikseverlerinin J & J olarak tanıdığı ve dört yıldır birlikte çalışan ikilinin Radio Bar'da vereceği konserler, saat 22.00'de başlayıp, 01.00'e kadar sürecek. Pianist Jacky, mixed müzik yaptıklarını, 1950'lerin eskilerinden, 2000'lere kadar genişleyen bir repetuvarları olduğunu belirtiyor. Şantöz Judy ise çok renkli bir sese sahip. Edith Piaf gibi Fransızca şarkılar söyleyen Judy, Malageiayı İtalyanlar, Granadayı da İspanyollar kadar doğal ve güzel söyleyebiliyor. J & J 60'lı, 70'li yılların tango ve ça-ça-ça dans müziklerini çalıp söylemeyi de çok seviyorlar...


Judy...





J & J...


Giriş ve bir yerli içki, KDV dahil: 15 milyon TL.

Radio Bar için Rezervasyon: 212-618 13 70 - Satış Ekibi

e-posta: Z. Kelebek - G. Polattekin - I. Kavuzlu

06 Temmuz 2001

Jazz Festivali başlarken...

Armada kuruluşundan bu yana İstanbul Festivallerinin candan bir destekleyicisi olmuştur... İşte 6 Temmuz 2001 günü başlayacak 8. Uluslararası İstanbul Caz Festivali'nin Esma Sultan Yalısı'nda yapılan açılış resepsiyonunda Armada da İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın herzamanki hatırnazlığıyla elini sıktığı kurumlardan biriydi... Armada'ya verilen plaketi Kasım Zoto aldı. Resim bu anı gösteriyor...



Caz Festivali'nin tam programı için bkz.: İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Web Sitesi

Öte yandan Doğan Hızlan'ın Hürriyet'te Müzik Fesivali'nin bitip, Caz Festivali'nin başlayışı hakkında yazdığı yazıda, Aya İrini bahçesinde Armada mutfağından çıkan Nohutlu Pilav ve İrmik Helvalarına da bir gönderme var... Bu lezzetli yazıyı gözden kaçırdıysanız burayı tıklayın!

04 Mayıs 2000

Armada Teras'ta Sunny Murray Solo Caz

Armada Teras dün gece İstanbul Festivali için ülkemizde bulunan ve Armada'da misafir edilen çok önemli bir konuğun, Sunny Murray'ın, solo bateri ile yaptığı enfes bir caz konserine evsahipliği yaptı.

03 Ocak 1997

Fransız "Premier Symptome" Grubu Radio Bar'da


"Eski İstanbul"da Fransız müziği sürüyor...
Armada Otel, Radio Bar’da Fransız müziği dinlemekten hoşlananlara La Baronne'dan sonra yeni bir grup tanıtıyor: “Premier Symptome”!
Alain Buisson ve Mathieu Leygonie'den oluşan ikilinin repetuvarında, özellikle Jacques Brel hayranlarının hoşlanacağı sürpriz parçalar yeralıyor...
"Premier Symptome" (Alain Buisson ve Mathieu Leygonie, Armada Radio Bar'da
Fransız “Premier Symptome” Grubu, piyano, armonika ve org çalan solist Mathieu Leygonie ile  balalayka, ukulele ve  melodika  çalan, vokal yapan Alain (Bulon) Buisson’dan oluþuyor. "Premier Symptome"un Paris, Sentier des Halles’deki konserleri sırasında Jean Pierre Spirli tarafından kaydedilen bir de CD’leri var. CD'de, La Moufette, Station Debout Difficile, Le Bonheur des Autres, Un Steack avec des Nouilles, Les Joyeux Enfants de la Bourgogne, La mort, Ma foi ç'en a tout l'air, A ma maman, Je me chauffe au fiel, Polytechnicien, L'amour des petits matins, Chanson champétre, Pot pourri adlý parçalar yer alýyor. 
İkili, 13 Şubat'tan 15 Mart'a kadar Armada Otel, Radio Bar'da Pazar dışında her gece 22.30 - 01.30 saatleri arasında sahneye çıkacak.

02 Aralık 1996

Yorucu İş Günlerinin Akşamında "La Baronne" ve Radio Bar


Her yıl, Aralık ayı boyunca, Armada Otel’in Radio Bar’ında Fransız şansonlarından örnekler sunan, Sylvie Cobo ve Emanuel de Bonneville’in oluşturduğu “La Baronne” ikilisi, bu Aralık’ta da İstanbullu müzikseverlerle buluşuyor..

La Baronne; Sylvie Cobo
Türk müzikseverlerle, ilk kez iki yıl önce Armada Otel’de verdiği konserlerle buluşan Fransız “La Baronne” ikilisi, İstanbul’u sevdi. Bateri ve armonika da çalan solist Sylvie Cobo ile klavyede Emanuel de Bonneville’den oluşan ikili, bu yıl da 3 Aralık - 1 Ocak tarihleri arasında, her gece yeniden İstanbullularla birlikte olacak. La Baronne, Armada Otel’in, Radio Bar’ında 22.30 - 01.30 saatleri arasında sahneye çıkacak. 
La Baronne, Armada Otel’in yılbaşı balosunda da yer alacak.



La Baronne’un, Hendrix, Brell, Gershwin, Piaf, Nina Hagen, Jean Ferrat, Pia Colombo, Higelin, John Mac Laughin, Patty Smith, Catherine Sauvage’dan, Beatles ve Rolling Stones’dan yorumladığı parçaları içeren geniş bir repertuvarı var. İkili 1994 Mart’ından bugüne dek Fransa’da, “Festiv’ARTS”, “Rive-de-Gier”, “Paroles et Musiques” festivalleri de içinde olmak üzere 60 dolayında konser verdi, Varşova’da Voyciek Koniewsci ile caz çalışmaları yaptı. 


La Baronne’un, kayıtlarını geçen Kasım’da İstanbul’da yaptığı ve Fransa’da çoğalttığı bir de “CD”i var. Diskte; ikilinin “Mister Dingo”, “Arènes”, “Les P’tits Bars”, “La Belle Histoire”, “Quand tu Dérailles”, “Nuits”, “Spanish Cake”, “Rue du Soleil”, “Ivre” ve “La Peau” adlı parçaları yer alıyor.


La Baronne kendini şöyle anlatıyor:



"Seçkin müzisyenlerle birleşip, "LA BARONNE" olmadan önce, yüzlerce konser, sevinç ve acı, mutluluk, minnet dolu yılların geçmesi gerekti.


Bir şarkıcının gelişimi....
Virüsü çok erken kaptım. Beethoven'ın 9. Senfonisi'ndeki koro ve annem... Bir piyanistin eşliğinde Aragon'un, Caussimon'un şiirini söylerdi. Büyülenmiş, yaşardım resitalleri kulislerden, salona. Buradan geliyor, güzel söze ve sese düşkünlüğüm...
Billie Holliday'in sesi beni derinden etkiledi. Stevie Wonder'ın "Songs in the key of life"ını ve aşkım Beatles'ı pikabımda eskittim. France Inter'de dinlediğim André Francis'in programlarından, Bernard Lenoir'ınkiler kadar keyif alırdım. Bunlar uzun yıllar önceydi.
Doğal olarak çevremdeki rock grubuna katıldım. Bir arkadaş grubu, çılgın görüşler ve müzik için duyulan ortak tutku, ki virüsü sonsuza dek kanıma işledi...Kürek cezaları, kalp kırıklıkları...Böyle geçmeli bir müzisyenin yaşamı.
Bugün LA BARONNE olarak, tüm bunları göstermek istiyorum. Rock'un enerjisi, cazın deliliği, güzelliği ve Fransız şansonlarının , şiiri... Sevdiğim ve bende hep yaşamış olanları yorumluyorum. Bunu da çok büyük bir zevkle yapıyorum, olduğum gibi. Yaşıyorum ve diyorum ki: Müzik soylu bir amaçtır..."SYLVIE COBO
****
SYLVIE COBO
Müzisyen, yazar ve besteci
Eğitim:
L'école de Service Sociale Lyon Educatrice Specialisée 1986
Klasik müzik eğitimi 
Profesyonel ve Müzikal Deneyimler:
- 1979 - 1985 değişik blues ve rock grupları şarkıcılığı
- 1986 - Profesyonel müzik hayatı
- 1986 - 1989 Fransa'da grup RIMEL'le turneler
- 1989 Le Grand Festivale de la Chanson Français'de "Printemps de    Bourges"le katıldı
- RIMEL'le kaset çalışması
- 1991 Grup Jazz Bleu Madrid solistliği
- Fransa'da turneler
- Uluslararası Festival'e katılım 
- Paris Mutualité Sarayında konser
- Profesyonel bir koro ile stüdyo kaydı
- 1992 Franco-Arabe MAINA grubu solistliği
- Melting Müzik Festivali'ne katılım
- 1994 La Baronne'un doğuşu
- 1995 "Paroles et Musiques", "Festiv'ARTS", "Rive de Gier" festivalleri ve konserler
- 1996 İstanbul'da yapılan bir CD kaydı ve Polonya'da jazz pianisti Voyciek Koniewsci ile CD ROM hazırlanması
- 1996 Printemps de Bourges festivali için yapılan yarışmanın birinciliği...